11 Şubat 2025 - Salı

Emekli ve Asgari Ücretlinin Çığlığı... Ev Gençleri... 99 Kat...

Gazeteci Bora Tüfekli Yazdı: Emekli ve Asgari Ücretlinin Çığlığı... Ev Gençleri... 99 Kat...

Yazar - BORA TÜFEKLİ
Okuma Süresi: 5 dk.
BORA TÜFEKLİ

BORA TÜFEKLİ

bora_tufekli@hotmail.com - 05548730349
Google News

Emekli ve asgari ücretlinin çığlığını Diyanet duydu

Allah razı olsun Diyanet İşleri’nden. Kimsenin duymadığı, daha doğrusu herkesin duyduğu ama kimsenin işine gelmediği emekli ve asgari ücretlinin çığlığını Diyanet İşleri duydu.

Sadece duymakla kalmadı, emekli ve asgari ücretlinin ekonomik sorununa da çözüm üretti.

Birader Maliye Bakanlığı mı bu? Nasıl çözüm üretecek demeyin. Üretti işte.

Sözcü'nün haberine göre, Diyanet İşleri Başkanlığı, yoksul Müslümanlara verilmesi gereken fitrenin, asgari ücretli ve emeklilere de verilebileceğini duyurdu. Alo 190 Diyanet fetva hattı, “Fitre, geçim sıkıntısı çeken asgari ücretli veya emeklilere verilebilir” dedi.

Aslında konu başlı başlına yersiz. Fitre, eğer yoksul Müslümanlara veriliyorsa, zaten hep söylediğimiz gibi hepimiz yoksul, çoğumuz açız.

Bence Diyanet’e sorulması gereken soru, fitrenin kime verileceği değil, fitreyi kimin verebileceği olmalı.

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, 2025 yılı Ramazan ayından 2026 yılı Ramazan ayına kadar olan süre için fitre miktarını 180 TL olarak belirledi. Hayırlı olsun.

Bir zamanlar, fitre veren, ihtiyaç sahibi kapı komşusuna, fakire fukaraya destek olan emekli ve asgari ücretinin düştüğü durum bu işte…

***

68’lerin Dev Gençlerinden 2025’lerin Ev Gençlerine

Bir süre önce Psikolog Hasan Hüseyin Akagündüz hocam, konuyla ilgili bir araştırmayı bana gönderip ‘incelenesi bir konu’ demişti.

Aydınlık Gazetesi’nden değerli dostlarım Devrim Aşkın Karasoy ve Hanife Yalçın’da geçtiğimiz günlerde Psikolog Nükte Balcı ile yaptıkları bir röportajda Ev Genci sorunsalını masaya yatırdı.

Ne eğitim sürecinin içinde, ne istihdam sürecinin içinde… Bildiğiniz evde yaşamını sürdüren gençler için kullanılan bir ifade Ev Genci… Bir süredir hem Türkiye’de hem de dünyada sosyolojik olarak irdelenen bir konu.

Birçok temeli var aslında. İş beğenmemeden tutun da işçi sömürüsüne, beklentisizlik ve gelecekten umutsuzluktan tutun da aile yönlendirmelerindeki hatalara kadar birçok boyutu var konunun. 

Psikolog Nükte Balcı, “Ev gençlerinin son zamanlarda ciddi şekilde artmasında ekonomi, istihdam gibi sebeplerle birlikte çocukluktan itibaren yetiştirilme tarzı, geleceğe dair beklentilerdeki dengesizlik, mevcut durumdan zevk alamama gibi etkenler bulunuyor. İş aramaya küsmüş, gelecekten beklentisini kesmiş, idealleri olmayan, ailesinin imkânlarını kullanmak zorunda kalan mutsuz insanlar olarak da tanımlayabiliriz bu gençleri.

Bu kesimin büyük çoğunluğu alanıyla ilgili iş bulamıyor, haftanın 6 günü çalışarak elde ettiği maaşı yeterli görmüyor, bu şartlarda çalışmanın mantıklı olmadığını düşünüyor. Ülkemizde yaşanan ekonomik problemler, istihdam sorunu, plansızlık, üniversitelerden mezun olanlara yeterli iş alanlarının açılamaması, sorunu büyütüyor. Bir başka neden, niteliksiz mesleki eğitim… Ülkemizde gençlerin hâlâ çocuk gibi görülmesi de nedenlerden biri” şeklinde yorum yapıyor.

Konuyu, önümüzdeki günlerde Hasan Hüseyin Akagündüz hocamla da sizler için derinlemesine incelemek niyetindeyiz.

***

9 Kat Yetmez 99 Kat Olsun

6 Şubat depremlerinin yıl dönümünde hepimiz sosyal medya hesaplarından “unutmadık, acımız dinmedi” minvalinde paylaşımlar yaptık.

Bazılarımız da el yükselterek ve de haklı olarak “17 Ağustos’u unutmasaydık 6 Şubatlar olmazdı” dedi.

Tam da bu süreçte Isparta Belediye Meclisi’nde enteresan bir tartışma yaşandı. Anadolu Mahallesi için Kentsel Dönüşüm sürecinde 9 kat imar oylandı. Tartışma çıktı. CHP grubu Başkan Başdeğirmen’in daha önce “5 katın üzerine müsaade etmeyeceğiz” sözlerini hatırlattı. Başkan, “Müteahhitler 5 kata girmiyor, 9 kat yapacağız” dedi.

Yine bilimden uzak bir diretme, yine bilimden uzak bir karşı çıkış. Nalına da mıhına da vurulacak bir konu.

Oysa uzmanlar diyor ki, kaç kat olduğu önemli değil, mesele zemine uygun yapılar üretmek. Yani, 9 kat da olabilir, ancak zemine uygun yapılması gerekiyor. Yani, boyu değil, işlevi önemli.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da sıklıkla yatay mimari vurgusu yaptığı bir süreçte bu tartışma bana dikkat çekici geldi doğrusu.

Anlaşılan o ki; süreci yöneten belediye, belediye meclisi, kent konseyi, mimarlar odası vs değil, müteahhitler. Hoş zaten kentte bir kent konseyi de yok.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
aohbet islami chat omegla türk sohbet cinsel sohbet dini chat Penis Büyütme Ameliyatı Penis Enlargement Surgery Turkey Burun Estetiği Ankara Lazer Epilasyon Ankara Lazer Epilasyon Ankara Kürtaj Ankara Kızlık Zarı Dikimi Ankara Lazer Epilasyon Konya Cilt Bakımı Konya Kıl Dönmesi Tedavisi Ankara Hemoroid Tedavisi Ankara Meme Ultrasonu Ankara Radyolog Ankara Selülit Tedavisi Konya Göz Kapağı Estetiği Ankara anadoluslot