ISPARTA’DA YERLEŞİME UYGUN ALAN YOK
Mimar Odası Üyelerine Isparta'nın depremselliği ile ilgili bilgi veren SDÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şakir Şahin, çok çarpıcı gerçekler ortaya koydu.
![](https://nethaber32.com/content/uploads/haberler/2024/12/11-1734343068.jpg)
Mimarlar Odasında "Isparta'da yerleşime uygunluk değerlendirmesi ve deprem afet riskinin belirlenmesi" konulu bir panel gerçekleştirildi. 6 Şubat yüzyılın felaketinden sonra Isparta'da başlatılan ve bir yıl süren deprem çalıştayı sonuç eylem planı kapsamında mimarlara depreme hazırlık konusunda SDÜ Jeofizik Mühendisliği bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şakir Şahin, eğitim verdi.
FİİLİYATTA HİÇBİR ŞEY YAPAMADIK
Isparta Mimarlar Odası Başkanı Yüksek Mimar Caner Ataseven, panelin amacına değinerek, "Ülkemizde çalıştaylar genelde kağıt üzerinde kalır, alınan kararlar pek icraata geçirilmez. Bu kez uygulamaya geçirmek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Ama kamu kurumlarındaki meslektaşlarımız ve teknik personellerin de eylem planında belirtilen üzerine düşen görevleri yapmaları gerekmektedir. Bu tür eğitimlere esas karar verici ve ruhsat veren kurumların teknik personelleri katılmalı, ama bu toplantılarda tek bir memur görememek kentimiz adına bizleri üzüyor. Biz ne yaparsak yapalım esas önemli olan karar vericilerin ve ruhsat veren kurumların uygulamaya geçmesi. 6 Şubattan bu yana neredeyse 2 yıl olacak ve biz fiiliyatta hiçbir şey yapmadık.
Bu eğitim panellerinin mimar üyelerimiz için bir diğer önemi de şudur: Mimarlar piyasada adeta orkestra şefleridir. Vatandaş veya müteahhit sadece mimar ile muhatap olur, çoğu mimarın çalıştığı diğer mühendisleri tanımaz bile. Vatandaş veya müteahhit hayallerini mimara anlatır, mimar da bu hayalleri gerçeğe dönüştürür. Çalışacağı diğer disiplinleri yani inşaat mühendisi, makine mühendisi, elektrik mühendisi, jeoloji, jeofizik, geoteknik, harita mühendisi, şantiye şefi vb. mimar bulur ve seçer. Bu yüzden tüm bu disiplinleri organize eden ve yöneten mimarlar bu farklı disiplinler hakkında temel bilgilere sahip olmalıdırlar. Bir mimar statik proje de okuyup anlayabilmeli, mekanik, elektrik projelerini de, zemin etüdünü de inceleyebilmeli, temel düzeyde harita mühendisliği ve şehir planlama konularında da eğitimli olmalıdır. Bu yüzden farklı disiplinlerin Odamızda verdiği bu eğitimleri önemsiyoruz.
PANELDEN ÇOK ÇARPICI BAŞLIKLAR:
Son zamanlarda Antalya açıklarında ve Afyon’da olan küçük depremlerin Isparta’da hissedilmesi esasında normal değil, nedeni kötü zemin yapımızdır.
6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş-Pazarcık merkezli depremde zemin ivmesi binalar tasarlanırken kullanılan maksimum deprem ivme değerinin neredeyse 3 katına kadar çıkmıştır. Bu acil düzeltilmesi gereken çok hayati bir mevzudur. Zira şu an Isparta dahil tüm ülkede yeni yapılmakta olan binalar bu eksik ve yanlış bilgi üzerine inşa edilmektedir. Isparta için hesaplamalarda kullanılan ivmenin de beklenen büyük depremde varsayılanın en az 2 katına çıkacağı öngörülmektedir.
AFAD tarafından hesaplamalarda kullanılması için verilen deprem ivmesinin düşük kalması esasında deprem bölgesinde göçen binaların müteahhitlerini, mimar ve mühendislerini, şantiye şeflerini otomatikman masum duruma getirmektedir.
1914 Burdur Depremi Isparta’da büyük oranda can ve mal kaybına neden olmuştur. Tarihte bölgemizdeki en şiddetli deprem 417 yılında Burdur-Gölhisar’da olmuştur ve X (10) şiddetindeydi. Koca Kibyra medeniyetini tarihten silmiştir. 1607 yıldır bu şiddette bir deprem henüz tekrarlanmamıştır.
Isparta (Merkez) imar planına esas yerleşime uygunluk haritasına göre ISPARTA’DA YERLEŞİME UYGUN ALAN YOKTUR! Genel olarak önlemli alan olduğu görülmektedir.
Düz tarım alanları sadece ziraat içindir. Atalarımız tarihte hep kayalık yamaçları yerleşim için kullanmıştır. Yeni yerleşimleri yavaş yavaş yamaçlara taşımak en doğru karardır.
Isparta havzası pomza-kum-pomza şeklinde yüzlerce metre üst üste istiflenmiş alüvyonlu bir doğal dolgu alandır.
Isparta merkezin geneli en kötü zemin sınıflarından olan ZD ve ZE zemin sınıflarındadır.
Esasında Isparta merkez 480m kalınlığındaki alüvyon üzerine kurulmuş bir kenttir. Kum-pomza ardalanması şeklinde olan bu yapı deprem anında zemin hareketini büyütmektedir. Yapılaşma anakayaya yakın olmalı, zemin iyileştirmesi için sondaj veya fore kazık çalışması yapılmalıdır. Alüvyon üzerinde düşük katlı binalar yapılmalıdır.
Isparta’nın zemin yapısıyla ilgili esasında fazla bilgimiz yoktur, zira bu konuda kapsamlı çalışma yapılmamıştır. Ana kayaya ulaşmak için en az 500 m. Sondaj yapılmalıdır.
Isparta merkez 4.9’a varan korkunç büyüklükte zemin büyütme değerlerine sahiptir. 3 büyüklüğündeki depremi 6 şiddetinde hissetmemizin ana nedeni budur.
Afete dirençli Isparta’ya kavuşabilmek için ilk yapılması gereken yapı stok envanterinin çıkarılmasıdır. Fakat yüzyılın felaketinin üstünden nerdeyse 2 yıl geçmiş olmasına rağmen hala elimizde böyle bir envanter olmadığı gibi bir çalışmaya da başlanmamıştır.
Isparta’nın deprem hazır olabilmesi için bütünleşik afet yönetimi kapsamında ilk olarak zemin havza bazında incelenmeli, ikinci olarak binaların her bir bağımsız bölümü esas alacak şekilde deprem performans testleri yapılmalı, üçüncü olarak da deprem risk değerlendirmesi yapılarak kriz anı planlanmalıdır.
Gerekli önlemleri alarak Isparta’mız depreme güvenli hale getirilebilir.
Panel, mimarlık ve mühendislik disiplinlerinin iş birliği ile depreme dayanıklı yapı tasarımının önemi üzerine yoğunlaştı. Etkinlik sonunda katılımcılar, interaktif bir soru-cevap oturumuyla eğitimlerini pekiştirdi. Ataseven, etkinliği verimli ve faydalı olarak değerlendirdi ve katılımcılara teşekkür etti.